Özgür Özel, Tahir Elçi cinayetinin ardındaki karanlık gerçekleri ortaya çıkarmak için mücadele ediyor. Adalet arayışında kararlı adımlarla ilerliyoruz. Bu önemli konuyu takip edin ve gelişmeleri öğrenin.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, sabah saatlerinde çeşitli sivil toplum kuruluşlarının kadın temsilcileriyle gerçekleştirdiği toplantının ardından Sur ilçesindeki Gazi Caddesi’nde parti otobüsüyle bir şehir turu yaparak vatandaşlara selam verdi. Ardından, Diyarbakır’ın simge yapılarından biri olan 4 Ayaklı Minare’ye geçerek esnafla bir araya gelen Özel, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi’nin hayatını kaybettiği yere kırmızı karanfiller bıraktı. Özel’e, Tahir Elçi’nin eşi Türkan Elçi de eşlik etti.
Burada yaptığı konuşmada Özel, Tahir Elçi cinayetinin aydınlatılması konusundaki beklentilerin boşa çıktığını dile getirerek, “Arkadaşlar, son derece duygusal bir an ve çok özel bir yerdeyiz. Bir yanımızda Türkan Elçi, onun hayat arkadaşı Tahir Elçi, diğer yanımızda ise baro başkanı olduğu dönemde burada Diyarbakır için bir basın toplantısı düzenlerken katledilen Sezgin Tanrıkulu bulunuyor. Bu süreç boyunca Türkan Hanım ile birlikte, Türkiye’nin dört bir yanından CHP örgütleri ve tüm sivil toplum kuruluşları tarafından bu olaya dair gelişmeler takip edildi. Ancak, maalesef olayın aydınlatılmasına yönelik tüm beklentiler boşa çıktı. Bir gün bu cinayet de tüm yönleriyle ortaya çıkarılacağı güne kadar biz, bu konunun takipçisi olmaya devam edeceğiz. Tahir Elçi’nin anısına saygı gösteriyor, onun şahsında Diyarbakır’da kardeşlik, hukukun üstünlüğü ve eşitlik için mücadele eden tüm yaşamını yitirenleri bir kez daha rahmetle ve minnetle anıyorum.” dedi.
Diyarbakır’a siyasi bir çıkar sağlamak amacıyla gelmediklerini vurgulayan Özel, toplumsal barış için üzerlerine düşen sorumlulukları yerine getireceklerini belirtti. “Cumhuriyet Halk Partisi’ne olan ilginin katbekat arttığını görmekten büyük bir memnuniyet duyuyorum. Bu vesileyle, Diyarbakır milletvekiline, katledilen Sayın Türkan Elçi’ye, il ve ilçe başkanlarımıza teşekkür ediyorum. Diyarbakır, Cumhuriyet Halk Partisi’ni bağrına basıyor. Bu durum oldukça önemli. Bunun birçok nedeni var. Ancak Cumhuriyet Halk Partisi olarak buraya siyasi çıkar odaklı değil, gerçekten toplumsal barışın sağlanması için üzerimize düşeni yapmak üzere geldik. Türkiye’nin şu an seçim gündemi yokken, iktidarın popülist politikaları üzerinden oy toplayabileceği bu dönemde, biz son derece yapıcı bir şekilde hükümeti samimiyete davet ediyoruz. Burada sokaklarda gördüğümüz kaygılar, Cumhuriyet Halk Partisi’nin yaklaşımının büyük bir destek bulduğunu gösteriyor. Bu durumu takip etmekten büyük memnuniyet duyuyorum ve üzerimize düşeni fazlasıyla yerine getireceğiz.” şeklinde konuştu.
Özel, CHP’nin Türkiye’nin birinci partisi olduğunu vurgulayarak, “Bir zamanlar ‘Ankara’nın doğusuna, Sivas’ın doğusuna gidilemez’ denilen partinin, 7 bölgede belediyeleri var. İleride bu destekle, sadece partimizi değil, Türkiye’nin mağdurlarını ve mazlumlarını iktidara getireceğiz. Biz, Türkiye ittifakını; sosyal demokratların yanında partimizdeki muhafazakar demokratları, milliyetçi demokratları ve elbette Kürt demokratlarını kucaklayan bir anlayışla savunuyoruz. Toplumsal barışı savunmak ise bizim temel önceliğimizdir. Bu yaklaşımın Diyarbakır’da ciddi bir karşılık bulmuş olması bizi memnun ediyor.” ifadelerini kullandı.
Kürtlerin toprak değil, eşit vatandaş olma taleplerinin bulunduğunu belirten Özel, şu şekilde konuştu: “Ülkedeki bir meselenin sorun olup olmadığına, otokratik düzenlerde ülkeyi yönetenler karar verirken, demokratik düzenlerde sorunun sahibi karar verir. Bugün maalesef, Erdoğan ve Bahçeli ‘Kürt sorunu yoktur’ demektedir. Oysa Diyarbakır’a geldiğinizde görüyoruz ki, Kürt sorunu vardır. Kürtlerin en başta demokratik katılım sorunları mevcuttur. Bizim memleketlerimizde belediye başkanı seçilebiliyorken, bu memleketin 2019’da seçilmiş belediye başkanı Selçuk Mızraklı, halkın doktoru, 5 yıldır cezaevinde tutulmaktadır. Bu süreç kayyım niyetiyle başlamıştır. Van’da mazbatayı ikinci kez vereceklerdi. Birinci parti olmanın gücüyle orada kararlı duruş sergiledik. Hakkari’de kayyım atandığında, ona itirazları hep beraber yükselttik. Bu insanların öncelikle demokratik temsil sorunları var. Özgürlükler ve hak ihlalleriyle ilgili ciddi sorunlar da mevcuttur. Bunun yanı sıra, en yakın bir şekilde hissettikleri yoksulluk sorunu da bulunmaktadır. Tüm bu sorunların çözümü, toplumsal barıştan, Türkiye’nin 86 milyonu ile kucaklaşmasından ve ileriye doğru bir hamle yapmasından geçmektedir. Biz, bu anlamda ‘Kürt sorunu yoktur’ demiyoruz. Kürtler, ‘Sorunlarımız çözüldü’ diyene kadar bu sorun var olacaktır. Ayrıca, ben dün de ifade ettim. ‘Ben size devlet vaat ediyorum’ demekle, Kürtlerin bir ayrılma veya toprak talebi yok. Kürtlerin, bu devletin sahibi olma ve bizimle birlikte eşit vatandaş olma talepleri var. Manisa’daki komşum olan Türklerin eşit vatandaşlıkla ilgili bir sıkıntıları yok. Fakat bu bölgedeki insanların aldıkları hizmetler, seçtiklerine saygı gösterilmesi ve demokratik haklarını kullanma noktasında ciddi sorunlar yaşanmaktadır. Bu nedenle herkes kendini eşit ve mutlu hissedene kadar, bu sorunların çözümü için elimizden geleni yapmaya, taşın altına elimizi koymaya devam edeceğiz. Eğer Türkiye’nin en önemli sorununu çözmek için adım atıyorlarsa, buradan geri adım olmaması gerekir. Ancak Tayyip Erdoğan’ın sorununu çözmek için bir hazırlık yapıyorlarsa ve bu insanların samimi duygularını kullanarak bir hazırlık yapıyorlarsa, o zaman o konuda da bir adım ileri atamazlar.” (DHA)
Gıyasettin TETİK-Seyfettin EKEN-Selim KAYA/DİYARBAKIR, (DHA)
Son gelişmelerden haberdar olmak için Sivas Haberleri takip edebilirsiniz.
Sivas Haber ve Sivas Son Dakika haberlerini en hızlı şekilde öğrenmek için sivasgazetesi.com'u ziyaret edin.