İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’ndan Merkezde Buluşma ve Adalet Çağrısı

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu’ndan Önemli Açıklamalar

İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin grup toplantısında yaptığı konuşmada, “Merkezde buluşmak, aşırılıkların karşısında durmak, toplumsal barışı yeniden inşa etmek demektir. Merkezin yok edilmesiyle kaybolan o ortak zemini yeniden inşa etmek zorundayız. Bizim çağrımız, AKP’nin yok ettiği sağduyuya, aklıselime ve toplumsal barışa geri dönme çağrısıdır” ifadelerini kullandı.

Dervişoğlu, İsrail’in Gazze ve Lübnan’daki saldırıları karşısında uluslararası sistemin çaresiz kaldığını belirterek, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu konuyla ilgili devlet ciddiyetine yakışmayan açıklamalarda bulundu. Türkiye, basit ajitasyonlarla yönlendirilecek bir ülke değildir. Bölgemizde böylesine önemli meseleler söz konusu olduğunda, popülist korku siyasetiyle halkı kandırmaya çalışmak, ülkemizin uluslararası itibarını yerle bir etmekte ve diplomatik alanda bizi ciddiyetsiz bir aktör olarak göstermektedir.” dedi.

Dervişoğlu, Türkiye’nin Orta Doğu’daki krizlere çözüm üreten bir aktör olması gerektiğini vurguladı ve “Türkiye, hem coğrafi konumu, hem ekonomik gücü, hem de tarihsel bağları ile bölgesinin en önemli ekonomik güçlerinden biridir. Ancak iktidarın akılalmaz yönetim hataları, Türkiye’yi mazlum halkların yanında durma şansını yitirmiş ve küresel siyasette ağırlığını kaybetmiş bir ülke konumuna sürüklemiştir.” şeklinde konuştu.

Merkezde Buluşma Çağrısı

Dervişoğlu, merkezde buluşma çağrısını yeniden hatırlatarak, “Bu çağrının yanlış anlaşıldığına şahit oldum. Bazı çevreler, bu çağrıyı yalnızca siyasi partilere yapılan bir davet olarak algıladı. Buradan açıkça belirtmek istiyorum ki, benim merkez çağrım Türk milletinedir. Bu yanlış algıyı düzeltmek ve neyi kastettiğimi net bir şekilde anlatmak için bugün sizlerle bu önemli konuyu detaylandırmak istiyorum.” dedi.

Dervişoğlu, “Merkez” kavramını tanımlayarak, “Merkez, bu büyük milletin milli ve manevi değerlerinin buluştuğu yer demektir. Merkez, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kurucu felsefesi olan Türk milliyetçiliğinin merkezde bulunduğu bir siyasi anlayışın adıdır. Merkez, makul demektir; makulü makbul hale getirmektir.” ifadelerini kullandı.

İktidarın merkez siyasetin içini boşalttığını belirten Dervişoğlu, “Merkezde buluşmak zorunluluktur. İktidar, toplumu bölerek halkı kamplara ayıran bir siyaset yürüttü. Oysa merkez, bu kutuplaşmalara karşı toplumun geniş kesimlerini birleştiren, ortak akıl ve sağduyunun temsil edildiği yerdir.” dedi.

Gerçek Adalet Sisteminin Gerekliliği

Dervişoğlu, vatandaşların yargıya güven duymadığını ve adalet alanında yaşanan sorunların gün geçtikçe arttığını belirtti. “Netice nedir? Aynı hamam, aynı tas değişen bir şey yok. Cezaevlerinde yer yok diyorlar; çünkü cezaevleri, Cumhurbaşkanına hakaretle tutuklanan muhaliflerle doludur.” dedi.

Dervişoğlu, bu durumun adaletin tecelli etmemesi ile ilgili olduğunu vurgulayarak, “Adaletin tecelli etmemesi, Türk milletini boğan bir amaç haline gelmiştir. Bu mesele, hakiki siyasetin aslında yegane amacıdır. Narin’in katillerinin bulunmasını, şehit polisimiz Şeyma Yılmaz’ı ve Sinan Ateş’i güpegündüz öldüren kiralık katillerin yakalanmasını sağlayacak gerçek adalet sistemini kurmaktır.” şeklinde konuştu.

Grup toplantısının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Dervişoğlu, “Devlet Bey ile DEM Partililer ilk defa el sıkışmıyor. CHP ile MHP ilk defa birbirlerine olumsuz sözler söylemiyor. Türkiye’nin birliğe ve beraberliğe ihtiyacı var.” diyerek sözlerini sonlandırdı.