İklim değişikliğinin ekonomik etkilerini keşfedin. Aşırı hava olaylarının mali yükleri, tarım, sigorta ve altyapı üzerindeki etkileriyle birlikte ele alınıyor. Bu kritik konuyu anlamak, gelecekteki zorluklarla başa çıkmak için önemlidir.
İSTANBUL, (DHA) – Dünyaca ünlü reasürans şirketi Swiss Re, 2023 yılında aşırı hava olaylarının global ekonomiye 280 milyar dolara mal olacağını öngörüyor. Bu konuda görüşlerini paylaşan UIGEO CEO’su Melih Çolpan, “Bu yıl kasırga, sel ve kuraklık gibi aşırı hava olaylarının etkileri daha belirgin hale geldi. İklimle ilgili riskler, dünya genelindeki liderlerin gündeminde en üst sıralara yerleşti. 2023’teki aşırı hava olaylarının ekonomik maliyetinin 280 milyar doları bulması bekleniyor. Bu durum, tarım, enerji ve sigorta gibi sektörlerin veri odaklı risk yönetimi ve dijital dönüşüm süreçlerine hızla adapte olmasını zorunlu kılıyor” dedi.
Çolpan, iklim değişikliğinin yıkıcı sonuçlarının günden güne daha fazla hissedildiğini ve bunun, iklimle ilgili risklerin liderlerin gündeminde öncelikli hale gelmesine neden olduğunu vurguladı. Özellikle, tarım, enerji ve sigorta sektörlerinin iklim değişikliğiyle ilgili risklere daha açık olduğunu belirten Çolpan, “Güney yarımküredeki bir kuraklık, tarımsal emtia ticaretinde dalgalanmalara yol açarken, Avrupa’da meydana gelen kuraklık ise mal sevkiyatlarını aksatıyor. İklim değişikliği ve buna bağlı aşırı hava olayı riskleri, artık hiç olmadığı kadar gerçek ve acil bir mesele. UIGEO olarak, tarım, enerji ve sigortacılık sektörlerine yönelik veri servis çözümlerimizle işletmelerin iklim risklerini daha etkin bir şekilde yönetmelerine yardımcı olmayı hedefliyoruz” diye ekledi.
‘ABD’deki Kasırgalar Tedarik Zincirlerini Aksattı’
Moody’s Analytics verilerine göre, Helene kasırgasının maliyetinin 34 milyar dolara kadar çıkabileceği tahmin ediliyor. Bununla birlikte, Milton kasırgasının maliyetinin 175 milyar dolara kadar ulaşabileceği öngörülüyor. Florida’da beklenen kıyı etkileri, tedarik zincirlerinde yeni darboğazlar oluşturma potansiyeli taşıyor. Çolpan, “Özellikle geçtiğimiz ay, Robusta kahve çekirdekleriyle ilgili tedarik zorlukları ve düşük hasat beklentileri, Arabica kahve çekirdeklerinin fiyatını 13 yılın en yüksek seviyesine taşıdı. Dünyanın dört bir yanında üretici ve şirketler, bu tür risklere karşı hazırlıklı olmak için yatırım yapmaya yöneliyor” ifadelerini kullandı.
UIGEO, tarım, enerji ve sigorta sektörlerinde karar alma süreçlerini optimize etmeyi amaçlayarak, servis tabanlı veri çözümleri ile hava durumu tahminleri, pazar fiyatları, yıldırım verileri ve uydu görüntüleri gibi kritik bilgileri kullanıcılarına gerçek zamanlı sunuyor.
‘Hem Risk Yönetimi Hem Operasyonel Mükemmelik Sağlıyor’
Pandemi sonrası dönemde, küresel ve ulusal tedarik zincirlerini yöneten şirketlerin ‘dayanıklılık ve esneklik’ kavramlarını önemsemeye başladığını belirten Melih Çolpan, “Tarım, enerji ve sigorta sektörleri de bu süreçte zincir boyunca görünürlüğün en önemli dayanıklılık kriteri olduğunu keşfetti. Günümüzde, büyük veri kümelerini anlamlı çıktılara dönüştüren yapay zeka teknolojileri devreye giriyor. Bu görünürlüğün temeli ise kaliteli, yorumlanabilir ve gerçek zamanlı verilere dayanıyor” dedi.
UIGEO, San Francisco merkezli faaliyetlerini sürdürürken Türkiye’de de agresif bir büyüme stratejisi izlemekte. Şirket, sunduğu veri çözümleri ile tarım, enerji ve sigorta sektörlerinde dijital dönüşümü hızlandırmayı, veriye dayalı karar alma süreçlerini geliştirerek müşterilerine operasyonel mükemmellik ve risk yönetimi yetenekleri kazandırmayı hedefliyor. Türkiye’nin büyüyen ekonomisinde teknoloji odaklı çözümlerin önemi giderek artmakta ve UIGEO, bu dönüşümde öncü olma amacını taşımaktadır.
‘Tarımda Dijital Dönüşümün Öncüsü Olacak’
Tarım ve teknolojinin son yıllarda önemli bir kesişim noktasında buluştuğunu ifade eden Çolpan, tarım sektöründe dijital dönüşüm yatırımlarının son yıllarda yüzde 20 oranında arttığını belirtti. “UIGEO, servis tabanlı çözümler sunarak şirketlerin operasyonel süreçlerini optimize etmelerine olanak tanıyor. Bu hizmetler, gerçek zamanlı veri akışı, risk yönetimi, stratejik planlama ve karar alma süreçlerini iyileştiren veri analizlerini içermektedir. 2024’ün son çeyreğinden itibaren Türkiye genelindeki büyüme hedeflerimize hız vermeyi planlıyoruz. Tarımsal veri analizleri, hava durumu tahminleri, yıldırım-şimşek gibi risk verileri, coğrafi kodlama ve uydu destekli veri çözümleri ile Türkiye’de elde edeceğimiz başarıları, ABD başta olmak üzere küresel pazarlara taşımayı hedefliyoruz. Bu doğrultuda tarımda veri temelli dijital dönüşümün öncüsü olma hedefimize istikrarlı adımlarla ilerleyeceğiz” dedi.
Son gelişmelerden haberdar olmak için Sivas Haberleri takip edebilirsiniz.
Sivas Haber ve Sivas Son Dakika haberlerini en hızlı şekilde öğrenmek için sivasgazetesi.com'u ziyaret edin.